Birkaç hafta önce bir yazımda Çifte Vergilendirmeyi önleme anlaşmaları konusunu anlatmıştım. Bu defa (ÇVÖA) hakkındaki genel tebliği ve anlaşmanın nasıl uygulanacağı konusunu açıklamaya çalışalım.
Çifte Vergilendirmeyi önleme anlaşmaları genel tebliği 4 seri no ile 26.09.2017 tarih ve 30192 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.
ÇVÖ anlaşmaları gerek Türkiye ve gerekse diğer ülke vatandaşlarının ve şirketlerinin serbest meslek faaliyeti ve diğer faaliyetlerden elde ettikleri gelirlerin hangi ülkede vergilendirileceğini düzenleyen hükümler getirmektedir.
Anlaşmaların 14 üncü maddesi Serbest Meslek faaliyetleri, 5 inci maddesi işyeri, Ticari kazançlar 7 inci maddesi, bu gelirlerin hangi ülkede vergilendirileceğini düzenler.
ÇVÖ Anlaşmaları, anlaşılması epey güç anlaşmalardır. Bu sebeple biz, aşağıdaki açıklamaları yapmış olsak bile mükelleflerin anlaşmaları birkaç defa dikkatle okuması gerekir kanaatindeyim.
ÇVÖ Anlaşmalarında Serbest Meslek Kazancının tarifi ve vergilendirilmesi:
Anlaşmaya taraf yabancı ülke vatandaşlarının serbest meslek faaliyetlerinin hangi ülkede vergilendirileceği ve Türkiye’de vergilendirilmesi:
Doktor, avukat, mühendis, mimar, diş hekimi ve muhasebeciler ile bağımsız olarak yürütülen bilimsel, edebi, artistik, eğitici veya öğretici faaliyetler serbest meslek faaliyetidir. Anlaşmada bu tanım yoksa anlaşmanın genel hükümlere ait 3 üncü maddesi tatbik edilir.
ÇVÖ anlaşmalarında serbest meslek faaliyetleri 5 (beş) gurupta ele alınmaktadır. Bu guruplarda serbest meslek faaliyeti ve ticari teşebbüsler, mukimlik yani o ülkede oturma veya o ülkenin vatandaşlığı esas alınarak düzenlenmektedir. Bu gurupların tesbiti için öncelikle vergilendirme yetkisinin hangi ülkede olduğunun araştırılmasından sonra ilgili anlaşma hükümlerine bakmak gerekmektedir.
Türkiye’de vergilendirme yetkisini belirleyen unsurlar:
ÇVÖ anlaşması bulunan bir ülkenin vatandaşı veya şirketi tarafından, Türkiye’de yapılan bir serbest meslek faaliyeti veya benzer nitelikteki faaliyetlerden elde edilen gelir, hangi ülke tarafından vergilendirilecektir. Bunun belirlenmesi için faaliyetin nerede icra edildiği önemlidir. Yabancı ülke vatandaşlarının Türkiye’de faaliyette bulunması halinde vergilendirme yetkisi 3 unsur ve 2 ek şart esas alınarak belirlenir.
b.1.İşyeri veya sabit yer unsuru
b.2.Kalma süresi unsuru
b.3.Ödemenin Türkiye’de yapılması
b.4. Mukimlik belgesi ibrazı
b.5. Tevkifat yükümlülüğü
b.1. İşyeri veya sabit yer unsuru: Faaliyetin Türkiye’de bir işyeri veya sabit yerin olması
b.2. Kalma süresi unsuru: Bir takvim yılı veya 12 aylık dönemde bir veya birkaç seferde toplam 6 ay veya 183 günden fazla süre ile Türkiye’de kalınması
b.3. Ödemenin Türkiye’den yapılması : Ödeme Türkiye’de Türk vatandaşı olan bir kişi veya işyeri tarafından yapılması
Yani görüldüğü gibi Türkiye’nin vergilendirme yetkisi bu 3 unsurun esas alındığı anlaşmalara göre ortaya çıkmaktadır.
Tebliğde Türkiye’nin vergilendirme yetkisini belirleyen unsurlarla ilgili tek tek örnekler verilmiş ve anlaşmalardaki hükümler irdelenmiştir.
b.4. Mukimlik belgesi ibrazı:
Diğer ülke mukimi veya diğer ülke vatandaşlarının Türkiye’de elde ettikleri kazanç ve iratların ÇVÖ anlaşmalarına göre vergilendirilebilmesi için, vatandaşı oldukları ülkelerden mukimlik belgesi almaları şarttır. Bu belgenin aslı ile noter tasdikli veya Türk konsolosluklarınca tasdikli Türkçe tercümesinin ilgili vergi dairesine veya vergi sorumlularına ibraz edilmesi gerekir.
Eğer mukimlik belgesi ibraz edilmezse anlaşma hükümleri yerine genel hükümler uygulanır. Her bir takvim yılına ait mukimlik belgesi izleyen yılın 4 (dördüncü) ayına kadar geçerlidir.
b.5. Tevkifat Yükümlülüğü:
ÇVÖ anlaşmalarına göre yapılan işler esas itibariyle serbest meslek faaliyetidir. Bu sebeple tevkifat yükümlülüğü doğmaktadır.
Tevkifat yükümlülüğü de aşağıdaki şartlar göz önüne alınarak birkaç şekilde olur.
-Faaliyet Türkiye’ye gelinmeksizin yapılmışsa tevkifat yükümlülüğü olmayacaktır. Bu durumun teyidi için tebliğ ekinde yer alan formların doldurulmasına gerek olmayacaktır. Çünkü vergilendirme Türkiye’de yapılmayacak, ilgili ülkede yapılacaktır.
-Faaliyet Türkiye’de bir işyeri veya sabit bir yer vasıtasıyla yapılıyorsa, vergileme yetkisi de ÇVÖ anlaşmasına göre Türkiye’ye aitse, yapılan ödemeler üzerinden anlaşmada özel bir sınırlama da getirilmemişse, Türkiye’de vergi kesintisi yapılması gerekir.
-Hizmet veya faaliyetin belli bir süreden fazla olması halinde vergi kesintisi yapılır.
Vergi kesintisi yapılmayan durumlarda tebliğ ekindeki 1 no.lu form doldurularak 30 gün içinde vergi sorumlularına verilmelidir.
Tebliğ ekindeki 2 no.lu formun ise vergi sorumlularınca doldurularak hizmet sunucuları tarafından sorumluya verilen 1. No.lu form ve hizmet sözleşmesi ile birlikte ödeme yapılmasından önce bağlı olunan vergi dairesine verilmesi gerekir. Ödemeler kısım kısım yapılacaksa 1 ve 2 no.lu formun bir defa verilmesi yeterlidir.
Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması tebliği 23 sahifelik, ağır bir dille yazılmış, fakat her türlü ihtimali veya diğer bir tabirle olasılığı da göz önüne alarak hazırlanmış bir tebliğdir. Bu makalemizde sadece bazı genel hükümlere yer vererek
Cevdet Akçakoca
ekohaber.com.tr
Powered by WPeMatico